
05445956281
CHP Düzce Milletvekili Talih Özcan’dan İklim Kanunu Teklifi’ne sert eleştiri: “Bu yasa halk için değil, sermaye için yazıldı.”
TBMM Genel Kurulu’nda görüşülen İklim Kanunu Teklifi, muhalefetin yoğun eleştirileriyle karşılaşmaya devam ediyor. CHP Grubu adına söz alan Düzce Milletvekili ve Dışişleri Komisyonu Üyesi Talih Özcan, iklim yasasının amacının doğayı korumak değil, sermaye çevrelerine yeni kazanç kapıları açmak olduğunu söyledi.
“Bu yasa teklifinin içinde insan yok, nefes yok, toprak yok! Karbon ticareti var, rant var. Bu teklif, halkın değil, maden lobilerinin kaleminden çıkmış bir metindir” diyen Özcan, iktidarın iklim politikasını sert sözlerle eleştirdi.
“DÜZCE’DE HALK 300 GÜN ZEHİR SOLUDU, AMA YASA TEKLİFİNDE DÜZCE YOK!”
Özcan, hava kirliliğinde Avrupa’nın en kötü şehirlerinden biri olan Düzce’nin, yasa teklifinde yer almamasına da tepki gösterdi:
“2023 yılında Düzce’de halk 300 gün boyunca zehir soludu. Ama bu teklifin içinde Düzce yok, Zonguldak yok, Dilovası yok, İkizköy yok! Bu yasa temiz hava değil, kar peşindeki şirketleri koruyor.”
“HANGİ ÇOCUK KARBON KREDİSİYLE BÜYÜR?”
Yasa teklifinde halkın çıkarlarının değil, şirketlerin taleplerinin ön planda olduğunu belirten Özcan, hükümete şu soruları yöneltti:
“Hangi çocuk karbon kredisiyle büyür? Hangi çiftçi kuraklığı emisyon hedefiyle aşar? Bu yasa, halkı değil şirketleri koruyor.”
Kömürden çıkış planı olmayan bir iklim yasasının gerçekçi olmadığını vurgulayan Özcan, “Temiz enerjiye geçiş ve kömürden çıkış için bir takvim verin!” çağrısında bulundu.
“AKBELEN’DE AĞAÇLARI KESTİNİZ, İLİÇ’TE İŞÇİLER TOPRAK ALTINDA KALDI!”
Konuşmasında çevre ve emek konusundaki ihmalleri de gündeme getiren Özcan, Muğla Akbelen’deki orman kıyımı, Erzincan İliç’teki maden faciası ve Amasra’daki maden kazasını hatırlatarak şöyle konuştu:
“Akbelen’de binlerce ağacı kestiniz. İliç’te işçilerin bedenleri toprak altında kaldı. Amasra’da 43 canımızı yitirdik. 23 yılda ormanları, dereleri ranta açtınız. Sermayeyi kolladınız, halkı ölüme terk ettiniz.”
“LİMONU TANEYLE ALIYORUZ, GIDA GÜVENCESİ YOK!”
Tarım alanlarının, köylerin ve su kaynaklarının talan edildiğini vurgulayan Özcan, halkın yaşadığı ekonomik sıkıntılara da değindi:
“Bugün halkımız limonu taneyle alıyor. Tarlalar ekilmiyor, çiftçi iflas ediyor. Gerçek iklim yasası; geçimle, gıda güvencesiyle, sağlıklı yaşamla olur.”
“İKLİM KRİZİ DEĞİL, ASIL SORUN ADALET KRİZİ!”
İklim kriziyle birlikte Türkiye’nin bir “adalet krizi” içinde olduğunu söyleyen Özcan, hukuk sistemine yönelik eleştirilerde de bulundu:
“Doğa gibi hukuk da tahrip edildi. Bu ülkenin damarlarına sızan şey karbondioksit değil, hukuksuzluktur. Yargı bağımsız değilse, karbon piyasası da sürdürülemez. Adalet yoksa yeşil dönüşüm hayaldir.”
“İKLİM DE YARGI DA DEĞİŞECEK!”
Kürsüden yaptığı çağrıda iktidarı uyararak sözlerini şu şekilde tamamladı:
“İklim politikalarını demokratikleştirin! Yerel halkı, bilim insanlarını, kadınları, gençleri bu sürece dahil edin. Zeytinlikleri, ormanları, dereleri koruyun! Bu çağrı Düzce’nin, kuruyan derelerin, kesilen ağaçların, çoraklaşan toprakların feryadıdır. İlk seçimden sonra hem bu ülkenin iklimini hem de yargısını düzelteceğiz.”
Editör: Ç. Resuloğlu
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Çetin Resuloğlu (duzcegazeteefsane.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.